Kimyasal Zehirler – I

İntihar Vakalarında Zehirler

İntihar, zehirlenme vakalarında oldukça görülen bir olaydır. İntiharlarda kullanılan en bilindik kimyasal karbonmonoksittir. Siyanür ,arsenik ve diğer bilindik zehirler bir yana daha çok aşırı dozda kullanılan ilaçların neden olduğu intiharlar görülmektedir. Duygusal anlamda acı çeken, depresyondaki veya diğer başka ruh hastalıklarına sahip insanlar hastalıkları dolayısıyla eğer istenirse ölüme yol açabilecek miktarda ilaç stokuna sahiptirler. Günümüzde daha çok 3 ile 7 arasında farklı ilaç karıştırılan zehirlenmeler görülmektedir. Gastrik asit yani mide özsuyunun analizi ve kan ,idrar ve vücuttaki ana organların analiziyle toksikolojistler ölüme kadar gidebilen dozda alınan ilacın yanlışlıkla alınmış olamayacağını ve olayın intihar olduğunu anlayabilmektedirler.

 Cinayet Amaçlı Zehirlenmeler

Cinayet kurbanlarının zehirle öldürüldükleri davalar kanıtlanması ve araştırılması en zor olan davalardır.Patolojistler otopside belli başlı zehirleri ayırt edebilirler.Kuvvetli asitler ve alkaliler ağız ve çevresinde yanıklara, veya vücut yüzeyinde doku zedelenmelerine neden olurlar.Metalik zehirler mideye karaciğere ve böbreklere ciddi zararlar verir.Fakat bazı zehirler vücutta görülebilen zararlara neden olmazlar.Fakat bu durumlarda da ölümün doğal veya travmatik yaralanmalardan olmadığı görulünce zehirden başka bir şey olmayacağı kararına varılır.

Cinayet Amaçlı Kullanılan Zehirlerden Bazıları;
  • Siyanür;

Siyanür, siyano grubu (-C≡N ) içeren kimyasal bir bileşiktir. Hidrosiyanik asit ve bu asitten türeyebilen metal tuzlarının genel adıdır.Hepsi şiddetli zehirlidir. En önemlileri, sodyum siyanür ve potasyum siyanürdür. Endüstride ısıtılmış kuru karbonlar üzerinden, amonyak (NH3) ve CO gazlarının karışımı geçirilerek elde edilirler.

Siyanür içeren maddeler doğal olarak şeftali, kayısı, erik ve vişne gibi meyvelerin çekirdekleri, kökleri ve yapraklarında bulunmaktadır. Doğada insanoğlunun neden olduğu siyanür kaynakları ise egzos gazı, biyolojik maddelerin yanması, metal işleme endüstrisi atıkları, demir ve çelik milleri, organik kimyasal endüstrisi ve sigara içimidir.

Siyanürün üretildiği ya da kullanıldığı iş alanları çelik, elektroliz, madencilik, gümüş ve altın arıtma, metal temizleme, sentetik lif, plastik, boya, pigment ve naylon üretimi ile analitik kimyadır. Siyanür insektisid ve fumigan (mantar öldürücü) olarak da kullanılmaktadır.Ayrıca üretilen HCN’nin  (hidrosiyanik asit) büyük bir kısmı kimyasal madde üretiminde, kalan kısmı ise NaCN üretiminde kullanılmaktadır. NaCN de madencilik alanında kullanılan siyanürdür.

Esas tüketim alanı madencilik olan NaCN, kimya sanayinde, optik endüstrisinde de kullanılmaktadır. HCN ise siyanür tuzları, hayvan yemi, haşere ilaçlarının üretiminde kullanılmaktadır.

Siyanür insan vücuduna nasıl girer?

Siyanür gazı (hidrojen siyanür) ve tuzları solunum ya da ağız yoluyla insan vücuduna girer.Deri yoluyla emilimi çok az ve yavaştır. Solunum ya da ağız yoluyla alınan siyanür vücutta tüm dokulara dağılır. Vücutta tiyosiyanata dönüşen siyanürün kandaki yarılanma ömrü çok kısadır(20 dakika-1 saat). Siyanür metabolitleri büyük oranda idrarla, az miktarda ise akciğerlerden atılır.

İlginizi Çekebilir!  Kimyasal Silah Kullanan Bombardıman Böceği

Siyanür kanda bulunan methemoglobin’e irreversible (geri dönüşümsüz) bir şekilde bağlanarak etkinlik gösterir.Bu özelliği kanın dokulara oksijen perfüzyonunu sağlayamaması sonucu hipoksi’ye ve sonuçta hipoksik şok ve ölüme neden olur.Oksijen mevcuttur fakat kanda taşınamaz.Vücut adeta oksijen havuzunda boğulur.Tedavide amaç zehirli maddenin zehirsiz başka bir metabolite çevrilmesidir.Bunun için öncelikle hastaya sodyum nitrit verilir.Bu madde methemoglobin’e siyanür ile yarışmalı olarak bağlanır ve siyanür bu sayede methemoglobin’e bağlanamaz.Daha sonra verilen sodyum tiyosülfat ise siyanür ile reaksiyona girerek Tiyosiyanat oluşturur.Bu madde vücut için toksik değildir ve böbreklerden atılır.

İnsanda plazmada normal sınırları 0-14 μg/dL’dir.

Akut siyanür zehirlenmesi bulguları kanda siyanür düzeyi 0.05 mg/dL olduğu zaman başlar, ölüm 0.3 mg/dL ve üzerinde görülür. Ağız yoluyla 1.52 mg/kg siyanürün alınması öldürücüdür. Havadaki hidrojen siyanür gazına maruz kalımda ise yaşamı tehdit edici etkiler 110 ppm’in üzerindeki düzeylerde başlar. (3)

Akut siyanür zehirlenmesi belirtileri

  • Solunum zorluğu, hızlı ve derin solunum
  • Konvülziyonlar
  • Bilinç kaybı
  • Deride irritasyon ve ağrı
  • Öldürücü olmayan zehirlenmelerde üst solunum yolu irritasyonu, öksürük, burunda konjesyon, kanama, hipotansiyon, çarpıntı, bulantı-kusma ve dispne

Kronik siyanür zehirlenmesi belirtileri

  • Siyanür kanserojenik değildir. Deneysel ortamda DNA parçalanmasına neden olan genotoksik etkileri saptanmıştır.
  •  İyotun tiroid bezine alınmasında bozulma sonucu tiroid hormon düzeyinde azalma, TSH düzeyinde artış ve guatr
  • Yorgunluk, baş dönmesi, başağrısı, kulak çınlaması
  • Ekstremitelerde parestezi
  • Senkop
  • Hemiparezi
  • Davranış bozuklukları
  • Hafıza kaybı
  • Psikomotor yetenekte azalma
  • Görme bozukluğu
  • Albüminüri

 

Yazı dizimizin devamında şarbon, vx, sarin, botulinum zehiri, uyuşturu madde türleri; zehirlenme ile ölüm vakalarında toksikolojistlerin araştırmaları ve yorumlanması konularına değinilecektir.

 

Kaynaklar:

1. Zehirli Maddeler – İrem Birol – Begüm Horuloğlu
2. http://tr.wikipedia.org/wiki/Toksikoloji
3. http://www.tfd.org.tr/uploads/file/ktcg/siyanur.pdf

 

Sizce faydalı mıydı?

Değerlendirme: 5 / 5. Oylayan: 1

Yorum Yap