Kimya güzeldir..Ama fizik de güzeldir biyoloji de.
Sizlere biraz eski de olsa bir kitaptan bahsedelim dedik. Eski dediğime bakmayın kitaplar şarap gibidir, yıllandıkça güzelleşir.
Ne yazık ki kimya alanında ders kitapları haricinde çok fazla kitap yok.Olanların da pek kıymeti bilinmiyor malesef. Neyse gelelim kitabımıza.Kitap Osman Gürel ve Ömer Kuleli adlı iki kimyacının Cumhuriyet-Bilim Teknik Dergisi’nde yayınlanmış yazılarının derlenmesi ile oluşturulmuş.Kitap teorik açıklamalardan çok, olayın özünü eğlence ve günlük hayatla birleştirerek eğlenceli vakit geçiriyor okurlarına. Kitabın açıklamasını isterseniz gelin kendisinden, arka sayfasından öğrenelim.
“Ey okuyucu; bu kitabın başlığına aldanma! İçindeki kısa yazılar, ne kimya, ne fizik, ne de başka bir bilimi öğretmeyi amaçlayan ders kitaplarında rastlayacağın dizgesel, düzenli bir kurgunun ürünleridir. Bu yazılarda kimya bilgilerine rastlayabilirsin ama; kimya öğretmezler. Fizik konuları ile karşılaşabilirsin ama; fizik dersi vermezler.” diyor yazarlar ve ekliyorlar: “Bilginin her alanda ve her düzeyde bilimsel taban üzerinde yayılmasına ve gelişmesine bugün dünden daha da çok inanıyoruz. Gençlerin bilimi sevmelerini, bilimsel kuşku, bilimsel yargı yollarını tanımalarını istiyoruz, onların dünya görüşlerini bilimsel yaklaşımlar üzerine kurmaları gerektiğine inanıyoruz. Asıl sözümüz gençleredir.”
“Kim anlayacak bilimi, kim dinleyecek beni” demeyi hiç akıllarına getirmeyen Ömer Kuleli ve Osman Gürel bu kitapta bilebildiklerini yalın sözcüklerle herkese anlatmaya çabalıyorlar, çünkü herkesin yolunun bir kısacık günde bile yüzlerce kez bilimle kesiştiğini görmüşler, anlatmaya çabalıyorlar, çünkü herkesin yolunun bir kısacık günde bile yüzlerce kez bilimle kesiştiğini görmüşler, anlatmaya çabalıyorlar bu “sıcak günlük temasları” herkese, herkesin dili ile… Kısa yazılarında kimya sahasında dolanıp duruyorlar, ama sık sık da fizik, biyoloji, çevrebilim sınırlarını aşıyorlar. Bu kitap kesinlikle bir ders kitabı değil, ama size bir şeyler öğreteceği kesin, hem de tatlı dille, güler yüzle, çünkü yazarlar bilimin asık suratlı olmadığını biliyorlar. “Bir ihtimal daha var. O da bilimi sevmek mi dersin?”